ENTEGRE EĞİTİME KATILAN VE KATILMAYAN ENGELLİ ÇOCUKLARIN ANNELERİNİN DEPRESYON VE UMUTSUZLUK DÜZEYLERİNİN İNCELENMESİ
No Thumbnail Available
Files
Date
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ EV EKONOMİSİ (ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ) ANABİLİM DALI
Abstract
Bu çalışma, entegre eğitime katılan ve katılmayan beş-yedi yaş arasında engelli çocuğu olan annelerin depresyon ve umutsuzluk düzeylerini belirlemek ve bazı değişkenlere göre depresyon ve umutsuzluk düzeylerinin değişip değişmediğini incelemek amacı ile yapılmıştır. Araştırmaya Ankara il merkezindeki Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı ilköğretim okullarının bünyesinde bulunan anasınıflarına devam eden engelli çocuğu olan 59 anne ile, karşılaştırma grubu olarak Milli Eğitim Bakanlığına bağlı özel eğitim okullarına devam eden benzer yaş ve özellikte engelli çocuğu olan 67 anne olmak üzere toplam 126 anne dahil edilmiştir. Araştırmada, 'Beck Depresyon Ölçeği', 'Beck Umutsuzluk Ölçeği' ve 'Genel Bilgi Formu' kullanılmıştır. Araştırmada kullanılan veri toplama araçları, annelerle yüz yüze görüşülerek araştırmacı tarafından doldurulmuştur. Elde edilen verilerin analizinde t-testi, Mann Whitney U-testi ve Kruskal Wallis testi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda çocukları entegre eğitime katılmayan annelerin depresyon ve umutsuzluk düzeylerinin, çocuğu entegre eğitime katılan annelerin depresyon ve umutsuzluk düzeylerine göre daha yüksek olduğu bulunmuştur.Çocuğun cinsiyetine, çocuğun engel nedenine, eşin öğrenim durumuna, ailede başka engelli birey olma durumuna, çocuğa yeterli zaman ayırma durumuna, çocuğun engelini öğrenme şekline göre çocuğu entegre eğitime katılmayan annelerin depresyon düzeyleri arasında anlamlı fark olduğu saptanmıştır (p<.05). Ayrıca çocuğu entegre eğitime katılmayan annelerin çocuğun engel nedenine, eşin öğrenim durumuna, ailede başka engelli olma durumuna göre umutsuzluk düzeylerinde anlamlı fark olduğu belirlenmiştir (p<.05). Elde edilen sonuçlar doğrultusunda entegre eğitimin annelerin bulundukları ortama uyum sağlamalarında, kendilerine yönelik duygu, düşünce, algı ve beklentilerinde, gelecek için umutlarına olumlu yönde katkı sağlamada etkili olabileceği söylenebilir.