İdari yaptırımların hukuki rejimi
dc.contributor.advisor | Tan, Turgut | |
dc.contributor.author | Karabulut, Mustafa | |
dc.contributor.department | Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi | tr_TR |
dc.date.accessioned | 2022-04-22T06:53:14Z | |
dc.date.available | 2022-04-22T06:53:14Z | |
dc.date.issued | 2007 | |
dc.description.abstract | Administrative sanctions are sanctions of the administration which is applied by an act on the explicit power derived from law. It is possible to apply an administrative sanction without a verdict. An administrative act is the main element of an administrative sanction. However, that one of the aim of the administrative sanction is to penalize the person who commits an administrative offence separates the administrative sanction from other administrative acts. European Court of Human Rights (The Court) consider due process of the right to a fair trial in administrative sanctions. Decisions of the Court effect the principles of administrative sanctions which the administration shall obey. Also, judicial control of them in our country are effected by the Court. So we can say that the principles of administrative and criminal law are valid in the field of administrative sanctions. But it is not correct to claim that all of the principles of criminal law are valid in this field. A system of law which includes common principles is necessary in this field. Common principles can ensure important guarantees to persons who are applied administrative sanctions. The principles are stated generally right to defense, reason, impartiality, right to apply to a court, legality, fault, individuality of penal responsibility, proportionality and ne bis in idem. Law No. 5326 of Administrative Offences Law brought a new system in this field. According to me, the most important characteristic of the Law is its impact on other laws. Because Law No. 5326 is a general law | tr_TR |
dc.description.ozet | İdari yaptırımlar, bir yargı kararına gerek olmaksızın yasaların açıkça verdigi bir yetkiye dayanarak idarenin dogrudan dogruya bir islemi ile uyguladıgı yaptırımlardır. dari yaptırımlara iliskin tanımlarda, "idari islem" kavramının öne çıktıgı tespit edildiginden, tezimizde idari yaptırımların hukuki rejiminin belirlenmesinde idari islem niteliginin temel alınmasının gerekli oldugu sonucuna varılmıstır. Bununla birlikte, idari yaptırımların caydırıcı ve cezalandırıcı niteligi, idari yaptırımları, diger idari islemlerden ayırmaktadır. Avrupa nsan Hakları Mahkemesi de idari yaptırımlarda bir ceza içerigi görmekte ve idari yaptırımlar alanında adil yargılanma hakkına uygunluk aramaktadır. Bu gelisme, idari yaptırım kararı verilirken ilgili idari makamın uyması gereken usul ve esasa iliskin ilkeleri ve idari yaptırımların yargısal denetimini etkilemektedir. Bu nedenlerle, idari yaptırımlar alanında, ortak usul ve esasa iliskin ilkelerin yer aldıgı ayrı bir hukuki rejimin olması gereklidir. Bu çerçevede, ortak usul ve esasa iliskin ilkeler idari yaptırım uygulanan kisilere önemli güvenceler saglayabilir. Usule iliskin ilkeleri, genel olarak, savunma hakkı, gerekçe ilkesi, tarafsızlık ilkesi, idari yaptırıma karsı basvurulabilecek bir yargı yolunun bulunması; esasa iliskin ilkeleri ise, genel olarak, yasallık ilkesi, kusur ilkesi, cezaların bireyselligi ilkesi, ölçülülük ilkesi ve ne bis in idem ilkesi olarak belirtebiliriz. 5326 sayılı Kabahatler Kanunu ile idari yaptırımlara iliskin kurallar ilk defa ayrı bir yasayla düzenlenmis ve bu alanda yeni bir sistem, ayrı bir hukuki rejim getirilmistir. Yasanın yürürlüge girmesinden bir süre sonra uygulamada ortaya çıkan sorunlar üzerine kimi degisiklikler yapılmıs olup, ileride baska degisikliklerin de yapılacagı öngörülebilir. Kanımca, Yasanın en önemli özelligi, genel yasa niteliginde olmasıdır. Dolayısıyla, Yasanın genel kurallarının diger yasalardaki idari suçlar hakkında da uygulanacak olması, getirilen sistemin uygulamadaki etkisini genisletmektedir. Ancak, bu konuda ortaya çıkabilecek, özellikle idari yaptırım yetkilerinin düzenlendigi özel yasalar yönünden, bazı sorunların çözümü için özel yasalarda gerekli degisiklikler yapılmalıdır. Yasayla ilgili iki temel elestirimiz bulunmaktadır. Birincisi, idari yaptırımların usule iliskin ilkeleri konusunda yeterli düzenleme içermemesidir. kincisi, idari yaptırım kararlarına karsı basvurulacak yargı yolu konusunda ikili bir sistem getirmesidir. | tr_TR |
dc.identifier.uri | http://hdl.handle.net/20.500.12575/79362 | |
dc.language.iso | tr | tr_TR |
dc.publisher | Sosyal Bilimler Enstitüsü | tr_TR |
dc.subject | İdari yaptırımlar | tr_TR |
dc.subject | hukuki rejim | tr_TR |
dc.title | İdari yaptırımların hukuki rejimi | tr_TR |
dc.title.alternative | The system in law of administrative sanctions | tr_TR |
dc.type | doctoralThesis | tr_TR |