Türkiye'de yayıncılık politikası: Ekonomik ve siyasal boyutlarıyla Türkiye'de televizyon yayıncılığı

dc.contributor.advisorMutlu, Erol
dc.contributor.authorKejanıoğlu, Dilek Beybin
dc.contributor.departmentRadyo ve Televizyontr_TR
dc.date.accessioned2022-05-27T06:10:49Z
dc.date.available2022-05-27T06:10:49Z
dc.date.issued1998
dc.description.abstractWe have witnessed a kind of turmoil in broadcasting in the 1980's and early 1990's all over the world. Turkey is not and cannot be an exception. Yet it has its own pecularities in the process of change from state monopoly in broadcasting towards a dual system with commercial undertakings. This study attempts to highlight this process. As the pecularities of Turkey has been emphasized along with the global changes in broadcasting structures, this study has to have a double aim. First, it aims to develop an operational model of changes in broadcasting policy and systemic change in broadcasting by clarifying the agents and factors both costraining and enabling, both national and international. The interdisciplinary nature of the analyses of "broadcasting policy" has directed us to locate this recent area of study into a wider context of social sciences and humanities. Then, a framework has been built through using studies of critical European neo-pluralist and European and American neo-Marxist scholars including political economy approach in international communications. Yet, a version of cultural studies from Australia and some non-Western studies on communications policy have been included to reserve differences between Western and Turkish politics. The second and the main aim of the study is, as pointed out above, to reveal the broadcasting policy/policies in Turkey from 1980 to 1994 through examining the political process and political and economic dimensions of broadcasting. Accordingly, four arguments have been posed: (l)passing to a dual system in broadcasting in Turkey is predictable; (2)non-policy is a policy; (3)Turkish public is out of consideration in policy process; (4)broadcasting in Turkey is seen both as an important part of consumerist orientation in economy and culture articulated with islamic and nationalistic currents and as an area to be tightly controlled by the state under cover of "national security." The evaluation of the data shows that the model should be modified, especially most of the actors identified as institutions and their logic, according to the working of politics in Turkey. And as a conclusion, the findings can be listed as follows: (l)though passing to a 338dual broadcasting system in Turkey has been foreseeable, elements in policy process and changes in policies have been hard to predict; (2)policy in one area should be analysed in relation to the policies in related areas and there have been both explicit and implicit policies in broadcasting in Turkey in the late 80's and early 90's; (3)in broadcasting policy arena, though a democratic(-elitist) tendency in policy-making for a short time-span could be detected in this period, Turkish public has usually been regarded as inhabitants subject to the state, passive recipients of governmental actions and as consumers rather than as "citizens" whether active or not; and (4)"national security" appears as the most important term in broadcasting policy-making but as this study has remained limited in understanding structuration of media industry in Turkey and in examining broadcasting as an symbolic activity, arguments about media economics and consumer culture could only be posed generally -as general as (re)asserting obvious concentration and consumerist orientation in media-; in fact, more resesarch is needed.tr_TR
dc.description.ozet1980'lerde ve 1990'ların başında bütün dünyada, yayıncılık alanında yaşanan bir kargaşaya ve değişime tanık olduk. Türkiye bir istisna değildi ve olamazdı. Ama bu değişim sürecinde -yayıncılıkta devlet tekelinden tecimsel girişimlerin katıldığı ikili bir sisteme geçiş sürecinde- Türkiye'ye özgü özelliklerin varlığını da kabul etmek gerekiyor. İşte bu çalışma, Türkiye'de yeni yayıncılık sistemine geçiş sürecini, özgüllükleri vurgulayarak aydınlatma çabasındadır. Yayıncılık yapılarında küresel boyutta yaşanan değişimin yanı sıra Türkiye'nin özgüllüğü de vurgulandığı için bu çalışmanın ikili bir amacı olmak zorundadır. Bu çalışma, ilkin, ulusal ve uluslararası düzeydeki failleri ve etkenleri açığa çıkaracak biçimde yayıncılık siyasasındaki değişimlere ve yayıncılıktaki sistem değişimine ilişkin bir modeli geliştirmek amacındadır. Bunun için önce "yayıncılık siyasası"nın bir analiz konusu oluşturmasının yeni eğilimlerden biri olması ve bir inceleme alanı olarak belirsizliği yüzünden, beşeri ve toplumsal bilimler bağlamında bir arayışa yönelinmiştir. Daha sonra değişik yaklaşımlardan yararlanarak kurulan analiz çerçevesinde Türkiye'nin özgüllüğü/farklılığı gözetilmeye çalışılmıştır. İkinci ve asıl amaç ise, yukarıda da işaret edildiği gibi, Türkiye'deki siyaset süreci ile yayıncılığın siyasal ve iktisadi boyutlarını inceleyerek 1980 ile 1994 arasındaki yayıncılık siyasasını ya da siyasalarını açığa çıkarmaktır. Bu çerçevede dört argüman ileri sürülmüştür: (1 /Türkiye'de yayıncılık alanında ikili bir sisteme geçileceği öngörülebilirdir; (2)siyasasızlık da bir siyasadır; (3)Türkiye'de kamu siyasa sürecinden dışlanır; (4)Türkiye'de yayıncılık hem İslami ve milliyetçi akımlarla eklemlenen bir tüketim kültürü siyasasının önemli bir parçası olarak, hem de "milli güvenlik" gerekçesiyle kontrol altına alınması gereken bir etkinlik alanı olarak görülür. Değerlendirmede, öncelikle, kurulan analiz modelinin Türkiye'de siyasetin işleyişine göre, özellikle kurumsal olarak tanımlanan eyleyenler ve mantıkları (ya da çıkarları) açısından değiştirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Diğer sonuçları ise şöyle 336sıralayabiliriz: (l)Türkiye'de ikili bir sisteme geçilmesi ögörülür olsa da, siyasa sürecindeki unsurlar ve siyasadaki değişmeleri öndeyilemek zordur; (2)bir alandaki siyasa, ilgili diğer alanlarla ilişkisi içinde analiz edilmelidir ve 80'lerin sonu ve 90'ların başında Türkiye'de yayıncılık alanında hem Örtük, hem de açık siyasalar vardır; (3)bu dönemde siyasa-yapımında kısa bir süre için demokratik(-seçkinci) bir eğilim çıkarsanabilmesine karşın Türkiye'de kamunun, genellikle, "yurttaşlar"dan değil, hükümet eylemlerinin edilgen alıcıları olan devlete tabi ahaliden ve tüketicilerden oluştuğu düşünülür; (4)"milli güvenlik", siyasa yapımındaki en önemli terim olarak görünmektedir ama bu çalışma medya endüstrisindeki yapılaşmayı anlamada ve yayıncılığı simgesel bir etkinlik olarak incelemede yetersiz kaldığı için medya ekonomisi ve tüketim kültürü hakkında söyledikleri çok geneldir, bunun için daha fazla araştırmaya gereksinim vardır.tr_TR
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/20.500.12575/80510
dc.language.isotrtr_TR
dc.publisherSosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.subjectRadyo-Televizyontr_TR
dc.titleTürkiye'de yayıncılık politikası: Ekonomik ve siyasal boyutlarıyla Türkiye'de televizyon yayıncılığıtr_TR
dc.title.alternativeBroadcasting policy in Turkey: Economic and political dimensions of broadcasting in Turkeytr_TR
dc.typedoctoralThesistr_TR

Files

Original bundle
Now showing 1 - 1 of 1
No Thumbnail Available
Name:
072432.pdf
Size:
22.48 MB
Format:
Adobe Portable Document Format
Description:
License bundle
Now showing 1 - 1 of 1
No Thumbnail Available
Name:
license.txt
Size:
1.62 KB
Format:
Item-specific license agreed upon to submission
Description: